İstiva Nedir? TDK’ya Göre Anlamı ve Tarihsel Kökeni
Bir tarihçi olarak, dilin zaman içindeki evrimini ve kelimelerin geçmişten günümüze nasıl bir yolculuk yaptığını anlamak, toplumsal hafızanın izlerini sürmek gibidir. “İstiva” kelimesi de bu yolculuğun izlerini taşıyan, kökeni derinlere dayanan bir terimdir. Peki, TDK’ya göre “istiva” nedir ve bu kelimenin tarihsel arka planı nasıl şekillenmiştir?
İstiva’nın TDK’ya Göre Anlamı
Türk Dil Kurumu’na göre, “istiva” kelimesi Arapça kökenli olup, “gölgelik, gölge, gölgelik alan” anlamına gelir. [1] Bu kelime, özellikle eski Türk edebiyatında ve Osmanlıca metinlerde sıkça karşımıza çıkar. Günümüzde ise daha çok edebi ve tarihi metinlerde kullanılmaktadır.
Tarihsel Süreçte “İstiva” Kelimesinin Kullanımı
“İstiva” kelimesi, Osmanlı döneminde ve özellikle Divan edebiyatında sıkça kullanılmıştır. Bu dönemde, kelimenin anlamı daha çok “gölgelik” olarak kullanılsa da, zamanla anlam genişlemesine uğrayarak “gölge” ve “gölgelik alan” gibi anlamları da kazanmıştır. Ayrıca, “istiva” kelimesi, “gölgelik” anlamında kullanıldığı gibi, “gölgelik alan” anlamında da kullanılmıştır.
Modern Türkçede “İstiva” ve Anlam Kaymaları
Cumhuriyet dönemiyle birlikte, dilde sadeleşme hareketleri ve halkın anlayabileceği bir dil kullanımı ön plana çıkmıştır. Bu süreçte, “istiva” gibi Arapça kökenli ve eski Türkçede kullanılan kelimeler, günlük dilde daha az kullanılmaya başlanmıştır. Bunun yerine, “gölgelik” veya “gölge” gibi daha anlaşılır Türkçe karşılıklar tercih edilmiştir. Bu durum, dilin halkla daha yakın bir ilişki kurma çabasının bir yansımasıdır.
Günümüzde “İstiva” Kelimesinin Kullanımı
Günümüzde “istiva” kelimesi, günlük dilde yaygın olarak kullanılmamaktadır. Ancak, edebi metinlerde, özellikle eski Türk edebiyatı ve Osmanlıca metinlerde bu kelimeye rastlanmaktadır. Ayrıca, “istiva” kelimesi, bazı özel adlarda da yer almaktadır. Örneğin, “İstiva Yokuşu” gibi coğrafi terimlerde bu kelime kullanılmaktadır.
Sonuç ve Değerlendirme
“İstiva” kelimesi, tarihsel süreç içinde anlam kaymaları ve dildeki sadeleşme hareketleriyle birlikte evrim geçirmiş bir terimdir. Osmanlı döneminde sıkça kullanılan bu kelime, Cumhuriyet dönemiyle birlikte günlük dilde yerini daha anlaşılır Türkçe karşılıklara bırakmıştır. Ancak, edebi ve tarihi metinlerde bu kelimeye rastlanmakta olup, dilin geçmişine dair önemli ipuçları sunmaktadır. Bu durum, dilin yaşayan bir varlık olduğunu ve zamanla değişen toplumsal ihtiyaçlara göre şekillendiğini göstermektedir.
—
Sources:
[1]: https://sozluk.tdk.gov.tr/gts?utm_source=chatgpt.com “TDK”