Kategori: Makaleler

Bypass Ameliyatı Sonrası Yoğun Bakım Kaç Gün Sürer? Gerçekler, Hikâyeler ve Hayata Dair Notlar Kalp Yolculuğunun İlk Durağı: Yoğun Bakım Kalp ameliyatı denildiğinde çoğumuzun aklına hemen korku, endişe ve belirsizlik gelir. Hele konu “bypass” gibi ciddi bir operasyon olduğunda, hastaların ve yakınlarının en çok merak ettiği sorulardan biri şudur: “Yoğun bakımda kaç gün kalınır?” Aslında bu soru, sadece tıbbi bir meraktan ibaret değildir; içinde umut, sabır ve yeniden doğma arzusu barındırır. Bypass sonrası yoğun bakım süreci, yeni bir kalbin attığı, hayatın ikinci kez başladığı bir dönemdir. Bypass Ameliyatı Nedir? Kısaca Hatırlayalım Koroner arter bypass greft ameliyatı (KABG), kalbi besleyen damarların…

Göreceli Etik Nedir? Tarihsel Süreçte Ahlakın Değişen Yüzü Bir tarihçi gözüyle bakıldığında, insanlık tarihi yalnızca savaşlar, antlaşmalar ve devrimlerden ibaret değildir; aynı zamanda değerlerin, inançların ve ahlak anlayışlarının da tarihidir. Göreceli etik kavramı, tam da bu değişimin kalbinde yer alır. Çünkü her dönemin “doğru”su ve “yanlış”ı, o dönemin toplumsal yapısına, kültürüne ve güç ilişkilerine göre şekillenir. Bugün evrensel görünen bir ahlaki ilke, dün başka bir toplumda farklı bir anlam taşıyabiliyordu — belki de yarın yine değişecek. Ahlakın Tarihsel Kökenleri İlk insan topluluklarında ahlak, hayatta kalma içgüdüsünün bir uzantısıydı. Toplumun birliğini korumak için “yasaklar” ve “kurallar” doğdu. Bu kurallar, zamanla dini…

Gördes Depremi Ne Zaman Oldu? Bir Filozofun Sessiz Sarsıntısı Üzerine Düşünceler Düşünce dünyasında her soru, anlamın kırılgan zeminine dokunan bir depremdir. “Ne zaman?” dedikçe, sadece bir olayı değil, zamanın kendisini, belleği, ve insanlık hallerini sorgularız. Gördes’te bir sarsıntı olmuş olması da benzer şekilde bizi zamana, acıya, oluşa ve varlığa çağırır — hem etik, hem epistemolojik, hem ontolojik bir sınav niteliği taşır. Şimdi, “Gördes depremi ne zaman oldu?” sorusunu yalnızca bir tarihsel bilgi olarak değil; bir anlam açılımı olarak ele alalım. Tarihsel Bilgi: Somut Kaynakların Sesi Araştırmalarda, “Gördes depremi” başlığı altında kesin, yaygın kabul görmüş büyük bir sarsıntının tarihi ile ilgili…

“Hapsetmek mi, Hapsetmek mi?”: Kelimelerin Parmaklıkları Arasında Bir kelimenin içinde bazen bir toplumun korkusu, bazen vicdanı, bazen de umudu gizlidir. “Hapsetmek” böyle bir kelime. Basit gibi görünür: birini bir yere kapatmak. Ama biraz kazıyınca, anlamın altında insanlık, adalet, özgürlük, güç ve sorumluluk yatar. Bugün “hapsetmek mi, hapsetmek mi?” diye sormak; aslında “hapsetmek zorunda mıyız, yoksa başka bir yol var mı?” demektir. “Hapsetmek”in Kökeni: Kapının Kilidinden Kelimenin Kalbine Türkçedeki “hapsetmek”, Arapça ḥabs (حبس) kökünden gelir, “alıkoymak, engellemek, tutmak” anlamındadır. Eski belgelerde “habsetmek” biçimiyle de geçer. Osmanlı döneminde “habs” yalnızca fiziksel tutukluluk anlamına gelmezdi; bazen “duygusal bastırma”, bazen “kendini tutma” anlamı da…

Hangi Bitkiden Mavi Renk Elde Edilir? Doğanın En Zor Renginin İzinde Bir Gelecek Yolculuğu Mavi… Gökyüzünün ferahlığı, denizin derinliği, hikâyelerin en serin sayfası. Bu yazıyı, yıllardır defterlerimin köşesine mavi notlar düşen biri olarak—hepimizle aynı sohbetteyizmiş gibi—içtenlikle yazıyorum. “Hangi bitkiden mavi renk elde edilir?” sorusu, sanıldığı kadar basit değil. Çünkü mavi, doğada nadir; bitkilerde ise gerçek ve kalıcı bir mavi elde etmek, sabırla, bilgiyle ve biraz da büyüyle mümkün. Bugün köklerden başlıyoruz; şimdinin sürdürülebilir arayışlarına uğruyoruz; geleceğin biyoteknolojik atölyelerinde bitiriyoruz. Hazır mısınız? Mavinin Kökenleri: Çivitin Yolculuğu ve Eski Dünyanın Atölyeleri Mavinin en güçlü, en kalıcı bitkisel kaynağı, kuşkusuz indigo pigmenti. Bu…

Ekzotropya Neden Olur? Ekonomik Perspektiften Bir İnceleme Kaynakların sınırlılığı ve insanların bu sınırlı kaynakları nasıl tahsis ettikleri, ekonominin temel dinamiklerini şekillendirir. Ekonomistlerin karar almada önemli bir odak noktası, bireylerin seçimlerinin sonuçlarının ne olacağıdır. Bu kararlar, yalnızca kişisel değil, toplumsal düzeyde de geniş etkiler yaratır. Ekonomide kaynakların dağılımı ve insanların bu kaynakları kullanma biçimleri, her birey ve toplum için farklı sonuçlar doğurabilir. Bu bağlamda, “ekzotropya” terimi, ekonomik dinamikler üzerinden incelendiğinde, belirli bir davranış biçiminin ya da gözlem sonuçlarının anormal bir şekilde dışa kayması olarak tanımlanabilir. Ekzotropya, bir göz hastalığı olarak bilinse de, ekonomik düzeyde, piyasaların ve bireylerin davranışları arasındaki uyumsuzluklara benzetilebilir.…

Ekran Kaydı Nasıl Alınır? Kısa Yol ile Kolayca Ekran Kaydı Yapın Ekran Kaydı: Teknolojinin Evrimi ve Günümüzdeki Yeri Bir zamanlar sadece profesyonel video yapımcıları ve yazılım geliştiricileri tarafından kullanılan ekran kaydı alma işlemi, günümüzde neredeyse herkesin erişebileceği bir araç haline gelmiştir. Ekran kaydı almak, bir bilgisayar ya da mobil cihazın ekranında gerçekleşen her türlü etkinliği kaydetmek için kullanılan bir işlemdir. Özellikle uzaktan eğitim, yazılım geliştirme, oyun videoları hazırlama ve hatta basit bir sorun çözme amacıyla bile ekran kaydına ihtiyaç duyulmaktadır. İlk başta yalnızca özel yazılımlar ve gelişmiş donanımlar ile mümkünken, günümüzde bilgisayarlar, akıllı telefonlar ve tabletlerde bu işlem kolayca gerçekleştirilebilmektedir.…

Hayal Kurmanın Gücü: Kim Daha Çok Düş Kurar? Bir köşede kahvesini yudumlayan bir kadın, çocukların daha eşit bir dünyada yaşadığı bir geleceği düşler. Başka bir köşede oturan bir erkek ise, bu geleceği mümkün kılacak yolları, sistemleri ve çözümleri zihninde kurar. Hepimiz hayal kurarız; kimimiz bir duygudan, kimimiz bir düşünceden yola çıkarak. Peki gerçekten, en çok kimler hayal kurar? Bu sorunun cevabı, yalnızca bireysel eğilimlerde değil; toplumsal cinsiyet rolleri, çeşitlilik anlayışı ve sosyal adalet dinamiklerinde gizlidir. Toplumsal Cinsiyet ve Hayal Kurma Biçimleri Toplum, kadınlara ve erkeklere farklı roller biçtiğinde, bu roller yalnızca davranışları değil, düş kurma biçimlerini de şekillendirir. Kadınlar, tarih…

Hak Etmek Nasıl Yazılır? Hepimiz bir noktada “hak etmek” kelimesinin doğru yazılışını merak etmişizdir. Ancak, “hak etmek” ve “hak etmek” arasında bir fark var mı, yoksa bu sadece dilin oyunlarından biri mi? Bu yazıda, dilin ince detaylarına gireceğiz ve konuyu hem erkeklerin objektif bakış açısıyla hem de kadınların duygusal ve toplumsal bakış açısıyla ele alacağız. Peki, hak etmek nasıl yazılır? Gelin, birlikte keşfedelim. Erkeklerin Objektif Bakış Açısı Erkekler genellikle daha mantıklı ve veri odaklı bir yaklaşımla meseleleri ele alırlar. “Hak etmek” ve “hak etmek” arasındaki farkı sormak, onlar için doğru yazımın peşinden gitmek anlamına gelir. Dil bilgisi kuralları, yazım kılavuzları…

Kendini Geliştirmek İçin Hangi Kurslara Gitmeliyim? Felsefi Bir Perspektif “Kendini geliştirmek”